Sağlık sorunlarına gerçekten çözüm arayanlar ve yalnızca semptomları tedavi etmek (halı altına süpürmek) ile yetinmeyenler için Recall Healing, bu sorunların altında yatan “duygusal çatışmaların” altından girip üstünden çıkan bir sistem mi desek ne desek? Aylar oldu ilk modül eğitime katılalı, ama burada yazamadım. Çünkü ana rahmine düşmeden 9 ay evveline dek olan biten her şeyin, bugünümü etkilemesini, hemen hazmedemedim.

Proje//Amaç kavramı enteresan: Çocuğun hayatının ilk 12 ayı ve doğumundan önceki 18 ayı içeren toplam 30 aylık dönem. Ki burada ailede olan biten her şeyi kaydediyor; ortamı, projeleri, çatışmaları, travmaları. Ebeveynlerinin hissettiği, söylediği herşeyi kayıtlarına alıyor (yani bilinçaltında içselleştiriyor, farkında olmadan kendi bilinci gibi kullanıyor) ve aslında bunları, bütün hayatı boyunca dışa vuruyor.

Farkındalığımız ise; bize bundan özgürleşme ve değiştirme (dönüştürme) şansı veriyor. Ne de olsa “Bilincimize çıkmayan her şey kaderimize dönüşür.” demişti Carl G. Jung.

Hastalığı; beyindeki çatışmanın bedene indirgendiği bir kazanç/çözüm olarak görmek alışılmadık. “Mutlaka amacı vardır; ama bu amacı anlayamıyor olmamız, onu manasız kılmaz. Ve genellikle ebeveynlerin psikolojik çatışmaları, çocukların biyolojik çatışması olur.” deniyor hastalık hk.

Ve A.Jodorowsky diyor ki: Ölü bir kardeşin (düşük/kürtaj/bebeklikte vefat) ardından doğunca, bu minik kardeş hayat boyu içinizde gömülüdür. Sık sık birinin yerine geçeriz: Babam bana kaybettiği nişanlısının adını verir ve tüm hayatım boyunca babamın nişanlısı olurum. Ya da annem bana dedemin ismini verir ve O’nu tatmin etmek için dedem gibi olmaya çalışırım. (İşte isim koymak bu sebeple kritik! O atasının kaderini/huyunu/hatta hastalığını taşıyor o minik zihin ve beden. Ataların ismini koymayın çocuğa diyor Dr. Gilbert de. Aile diziminde de bunu çok konuştuk. Bkz. Sevginin Saklı Simetrisi isimli kitap) Birçok kişi acıdan nefret eder ancak acılarından kopamaz; çünkü acı, onlara var olduklarını hissettirir. Öyle sanılır ki bazen bağlanmak için tek seçenek tıpkı atalar gibi acı çekmektir.

Çok uzun yazmak mümkün, ancak örneklerle gidelim. Dr. Gilbert diyor ki “Sırlarınız kadar hastasınız!” Ve recall healing eğitiminde, örn. “pankreas kns varsa, ailede mutlaka gayrimeşru bir çocuk vardır, araştırın.” diye ekliyor. Ve “bir sır dile getirilebildiği anda iyileşme de başlar” diyor.

Devamında “Çocuk hastalıklarının temelinde genellikle anne baba çatışması veya yetişkinlerin çatışması vardır” diyor. “Ateşlendiyse bir çocuk, bir gece evvel ne oldu, ne konuda uzlaşamıyorsunuz eşler olarak (giyim kuşamı, ilacı, xx yöntemi, basit gibi görünen her şey) bakın” ve “Uykuda veya oyuna daldıkları, sizi dinlemez göründükleri anda fısıldayın çocuklarınıza” diyor: ‘Uyurlarken “Bunlar bizimle alakalı. Sana ait kaygılar veya problemler değil. Biz seni çok seviyoruz. Kalbimiz senin için karşılıksız sevgi dolu. Senin de kalbin sevgi dolu.” deyin’ diye ekliyor.

Veya hamilelikte ne yaşadınız? İş yerinde haksızlığa mı uğradınız? Veya (bebek) plansız mıydı? Bakamayacağınız yönünde kaygılarınız mı vardı? Anlatın çocuğunuza uykusunda. Bunların, anne ve babaya ait kaygılar olduğunu, o dönem yaşanan sorunların kendisiyle alakası olmadığını, gelmesini aslında çok istediğinizi, onu çok sevdiğinizi fısıldayın.

Sezaryen doğumla dünyaya gelen çocukların, inisiyatif alma konusunda sıkıntı çektiğini ve her şeyi başkasından bekleyen, mücadeleci olmayan, edilgen yapıda çocuklar olduğunu hatırlatıyor. Anne ve bebeğin mücadelesinin yani doğum an ve şeklinin dahi insan hayatında kritik olduğunu anlatmak için bunu vurguluyor.

Bir çocuğun meslek seçiminin dahi tesadüfi olmadığını belirtiyor; “bu seçimin hamilelik esnasında hatta önceki 9 ayda annenin başına gelenlerle akıl almaz bir bağı vardır ve biyoloji şaşmaz” diyor. (Gıda mühendisi//tetkikçisi olanların atalarında, zehirlenerek vefat eden birilerinin olabileceği örneği dahi verilmişti.)

Böbrek hastalığı için bir örnek aklımda: Bütün gençliğini, değmeyen birine veya bir şeye vermekten duyulan pişmanlık. // Hayat çok zor düşüncesi, başa çıkamayacağı hissi.

Boğaz ağrısı: Söylenemeyip geri çekilen sözler.

Bronş problemleri: “Başkalarıyla paylaştığım (nefes aldığım) alanda, nefes alabilmem hayati. Ama içsel alanıma fazlaca girilirse boğulurum. Boğuluyorum.” düşüncesi.

Kamburluk: Anneyle bağlantılı değersizleşme (kişi yere bakar).

Örnekler yüzlerce. Tümüyle rastlantısal seçilen gönüllü bazı kişilere, sorularla yaklaşıma ve nokta atışı tespitlere, o gün salonda şahit olduk.

Ayrıca bir keresinde Ev Atölyemize konuk olmuş ve soruları yanıtlamıştı sevgili Pınar GOGULAN ve tırnak yeme, kendini diğer kardeşleri arasında ve annesinin gözünde değersiz hissetme sorunu olan 2 ayrı minikten güzel haber almıştık. Niyet ettim başka haberler de almaya.

Recall Healing eğitiminde, sadece çocukluk çağı hastalıkları modülüne gitmiştim. 14 şubat itibarıyla yepyeni modüller var. İlki, travma zamanının bulunmasına yönelik yöntemi de içeriyor. Gelenler varsa bana DM el kaldırsın. Bir mini sürprizim var. Orada karşılaşmak niyetiyle.

3 YORUMLAR

    • Pınar gogulan’ın kitapları MOR ve LACİVERT ile başlayabilirsiniz bence 🙋🏼‍♀️ Ben recall healing eğitimi başladığında bilgi sahibi oldum, sıradaki eğitim zamanı ekim sanıyorum orda olmayı gönülden diliyorum 🙏🏻

Güler için bir yanıt yazın İptal

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz